Çok anlamlı, düşündürücü, ders alınacak, ahlaki ve edepli bir hikâyedir ‘’Suskunlar Meclisi’’...
Hikâye bu ya:
“Bir zamanlar İran’da âlimler ve şairler, "Suskunlar Meclisi" adı ile bir topluluk oluşturmuşlardı.
Üye sayısı 30 kişiydi ve bunu arttırmıyorlardı.
Diğer şartları: Çok düşünmek, az yazmak ve çok az konuşmaktı.
O zamanlar meşhur şair ve âlim Molla Camî, bu meclise dâhil olmak iştiyakındaydı.
Günün birinde Suskunlar Meclisi'nin bir üyesinin vefat ettiğini işitince, onun yerine aday olmak için âlimlerin bulunduğu köşke geldi. Kendisini karşılayan kapıcıya bir şey söylemeden, ismini bir kâğıda yazarak o sırada toplantı halinde bulunan Suskunlar Meclisi'ne gönderdi. Meclis üyeleri bu teklifi görünce biraz üzüldüler.
Molla Camî, oraya layık bir âlimdi ama ölenin yerine başka birini almışlardı. Yeni bir elaman için yer yoktu.
Meclis başkanı, bir bardağı tamamen suyla doldurduktan sonra Molla Camî'ye gönderdi.
Zeki âlim, durumu kavramıştı. Bir damla daha olsa bardak taşacaktı.
Bunun üzerine O da hemen oracıktaki bir gül dalından küçük bir yaprak koparıp nazikçe suyun üstüne koyuverdi. Bardak taşmamıştı. Bunu meclise gönderdi. Meclistekiler bu kibar cevabın mânâsını anlamışlardı: Zarif insanların yeri başkaydı.
Üyeler, bu kıymetli âlimi de aralarına almaya karar verdiler. Başkan listeye Molla Camî’nin adını ekledi. Otuz sayısının önüne bir sıfır koyarak, 300 yazdı. Bununla Molla Camî sayesinde, meclisin kıymetinin on misli arttığını belirtiyordu. Listenin son şekli Molla Camî'ye gelince, meseleyi anladı. Ancak sayının büyük gösterilmesinden hoşlanmadı.
Sağdaki bir sıfırı silerek, otuz sayısının soluna koydu. Yani 030 yazdı.
Mütevazı gönüllü Molla Camî, böylece kendisini solda sıfır sayıyor, bardağı taşırmadığı gibi, o meclisin yapısına da tesir etmeyeceğini söylüyordu. Diğer üyeler bunu görünce, hürmet ve hayranlıkları bir kat daha artmış olarak Suskunlar Meclisi'nin yeni elemanını muhabbet ve hürmetlerle selamladılar.”
Bir hafta sonra sandık başına gideceğiz.
Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil etmeye 3 aday var...
Adaylar, söylemleri, hedefleri üç aşağı beş yukarı belli...
Şimdilik bu makam ”temsil makamı”...
Rabbim, o makama, tüm vatandaşlara eşit mesafede kol kanat gerecek, şair ve alim olmasa bile Molla Camî gibi mütevazi, yurt dışında dosta dost, düşmana şahin olacak bir temsilci nasip eylesin!
FACEBOOK YORUMLAR