Alışverişin yeni modası;
Etiketlerde 10 lira 72 kuruş... 40 lira 38 kuruş... 49 lira 99 kuruş... 103 lira 62 kuruş... 111 lira 77 kuruş...
Sahi ya, bu kuruşların para üstünü alan ya da veren var mı?
En sık rastladığımız hin algılı 100 lira 99 kuruşun bir kuruşuna kim tenezzül (!..) ediyor ya da 99 kuruşundan kim vazgeçiyor?
O bir kuruşları kim alıyor, kim veriyor, nasıl yuvarlanıyor?
Müşteri cebinde kuruşlarla mı geziyor, kasiyer kasa tesliminde eksikleri cebinden mi tamamlıyor?
Kafamda deli sorulardan biri işte...
Ne lazımsa...
Nereden aklıma düştüyse...
Bizim sufatsız ekmek tezgahtarı bile, bozuk paranın bir kısmını kuruş olarak verdiğimde içeriden kokusu gelen mayadan bile daha fazla ekşiyor yüzü...
Diyorlar ki, etiketlerde görünen kuruşlu fiyatlar, kasada yukarı yönlü eğilimle yuvarlanıyor...
Aslında, dilenciler gibi bizim de tenezzül etmeyip bıraktığımız para üstü olarak kalan kuruşlar kayda girmediği için mağaza ve şubelerde yılda milyarlarca liralık vergisiz kazanca dönmüyor mu?
Nakit para ile alışveriş yapan müşterilerden kalan bir kuruşlar da toplamda ciddi kazanca dönüşmüyor mu?
Bu yüzden etiketler 99'lu gidiyor ya...
Biz işin hala iki basamağını görüyoruz, iyi ki üçler basamağında yani 100 TL değil algısındayız...
Öte yandan, darphnanenin milyonlarca ürettiği kuruşlar da meselenin farklı bir maliyeti...
Ne deyim; kuruşu kuruşuna bir yazı işte...
FACEBOOK YORUMLAR