Dünya Şampiyonasına Farklı Bakış

Palandöken’i kış mevsiminde hiç bu kadar güzel görmemiştim.

 

Kardaki yansıma yüzünden güneş, farklı parlıyor.

Gözlük takmadan bakamıyorsunuz beyaz cennete.

 

 

Oysa gece ısı, sıfırın altında 20′lerde dolaşıyor.

Gündüz, hava neredeyse bize mont çıkaracak kadar sıcak.

 

 

Palandöken Kayak Merkezi, kış manzaralı nadide birer tablo gibi duruyor.

Gök nazar boncuğu gibi mavi, dağlar ise süt gibi beyaz.

Avrupalı turist kadınlar, fırsatı yakalamış Dedeman’ın önünde güneşleniyor.

 

 

 

GENÇLER SIÇRAYAN BALIK GİBİ

Dünya Gençler Snowboard Şampiyonasının 17′ncisinin yapıldığı  Palandöken’e geniş açıdan baktık.

Dedeman’ın önünde şampiyonayı izlemeye gelen üniversiteli gençler, düşe kalka kızak kayıyor.

 

 

TV kulesinin aşağılarında slalom yarışları yapılıyor.

Orta bölümdeki bir vadiye benzer parkurda snowboard yapan gençler, sudan dışarı sıçrayan balık gibi gözüküyor.

Yan duvarlara kayarak çıkıyor ve takla atarak iniyorlar.

 

 

En sağda ise doruklardan kopup gelen o gençler, atlatmadan sıçrayarak dört, beş katlı apartman yüksekliğine ulaşıyor.

Havada dengesini kaybetmeyen müthiş gençler, sonra buzların üzerine düşüyor ve kaymaya devam ediyor.

 

 

 

Yarışmaya katılanların yaşları 15, 16, 17 dolayında.

Bize göre, ana kuzusu.

Ama mangal gibi yürekleri var.

 

 

Ortalama 90 kilometre hıza ulaşıyorlar.

Yetmiyor bir de gökyüzünde dolaşıyorlar.

Hele birbiri ardından kaymaları ve atlamaları var ki görülmeğe değer.

Hiç kaza olmuyor mu?

 

 

Olmaz mı, düşen, kalkan çok.

Kırk takla biraz abartma gibi olur ama gözümüzün önünde olan bir kaç kazaya tanık olduk.

Kızlar dahil, hiç oflayana, puflayana, göz yaşı dökene rastlamadık.

Yanımızda UMKE’den (Ulusal Medikal Medikal Kurtarma) doktor ile hemşire müdahale etti.

Ağrı, yaralanma vallahi gençlerin umurlarında bile değil.

 

 

 

İddia ediyorum:

Palandöken Palandöken olalı böyle bir görsel şova ev sahipliği yapmadı.

Hani son günlerin moda şarkısı ‘O Türkan var ya o Türkan’.

İşte ona benzetmek en uygunu:

O snowboard varya o snowboard.

Tek eksik neydi biliyor musunuz?

İl genel meclis üyeleri ile BESYO öğrencilerini saymazsak, tribünlerin boş olması.

 

 

 

Büyükşehir belediyesi, o son model körüklü otobüslerden birini saat başı Palandöken’e gönderemez miydi?

Erzurumlu, en önemlisi gençler ücretsiz olarak taşınamaz mıydı?

Yakutiye, Palandöken belediyeleri, Dünya Şampiyonasını izlemeye Erzurum’dan gidenlere ekmek arası köfte ya da sucuk veremez miydi?

Dünyanın başka köşelerinden gelen gençlere Erzurum’u ve Türkiye’yi tanıtan kitap, broşürler, küçük hediyeler, tadımlık da olsa birer kadayıf dolması ikram edilemez miydi?

Çok mu zordu bunları yapmak?

 

 

Anladık kurumlarda, böyle fırsatları ‘voleyi çakıp gole çevirecek’ santrfor yok.

Milletvekilleri, seçilmişler, atanmışlar nerede?

Asiller Türkmenistan’a gitti, peki ya vekilleri niye şampiyonaya gelmedi?

Bu yüzden 34 ülkeden gelen 400 gence Erzurum’u ve Türkiye’yi yeterince tanıtamadık.

Ve de sorumsuzluk hastalığına yakalanan bürokratların ayıbını ‘Ağrı Valisi’ kapattığını unutmamak gerek.