B.B. Erzurumspor’da 30 Temmuz 2015’te Saim Özakalın’dan görevi alan Ali Demirhan, 22 ayda iki şampiyonluk yaşadı hem de bizlere yaşattı.
Üçüncü Ligin çukurunda yıllarca debelenen mavi- beyazlı takım, önce Üçüncü Lige, ardından İkinci Lige veda etti.
Başarıda takımın aşçısından malzemecisine, futbolcusundan antrenörlere, teknik direktöründen yönetim kurulu üyelerine, başkandan kulübün patronu olan Büyükşehir Belediye Başkanına kadar herkesin emeği ve desteği var.
Beşiktaş da bizim gibi, Fikret Orman'ın döneminde iki kez üst üste Süper Ligde şampiyon oldu.
Bakın iki kez takımın başında şampiyonluk yaşayan Teknik Direktör Şenol Güneş, bunu nasıl değerlendirdi:
- Başarı sadece benim eserim değil. Şampiyonlukta herkesin payı var.
İşte sözün özü bu.
Hiç kimse kendine çok fazla bir pay çıkarmasın.
Bir de bizim kulübün diğerlerinden bir farkı var.
Bağımsız değilsiniz, bu takımın sahibi Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen.
Haklısınız, şampiyonluk afişlerinde Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ile birlikte Ali Demirhan'ın ismi de olmalıydı.
Unutulduysa çok da önemli değil.
Pireyi kızıp yorganı yakmanın ne alemi vardı?
ÇAMUR ATARAK DIŞLAMAK
Şimdi Demirhan'a sormak istiyorum:
Geçen yıl şampiyonluk gecesine marş hazırlayan İbrahim Erkal'ı Erzurum'daki etkinliklere davet etmediniz.
Sıradan birisinden değil Türkiye'nin en ünlü sanatçılarından biri olan İbrahim Erkal'den söz ediyoruz.
Talihsiz bir kaza sonucu hayatını kaybedince, bir yıl sonra şampiyonluk kupasını mezarına götürmek zorunda kaldınız.
'Günah çıkarma' olarak da nitelendirilse de doğru olan buydu.
Yine geçen yıl, birlikte yola çıktığınız Süha Dengizek, Suat Önal, Zeki Arıcıoğlu gibi tanınmış isimlerle gereksiz polemik yaşandı.
Yönetim kurullarını beğenmediniz, birkaç kez değiştirdiniz.
Olabilir, ama sizin gibi amatörce hizmet veren Erzurumluları 'çamur' atarak dışlamak uygun bir davranış mı?
Hem de yardımcılığınızı yapmakta olan bir kamu görevlisi hakkında ileri geri konuşmak hiç size yakıştı mı?
Onu trollerin seviyesiz yorumları ile baş başa bırakmakla ne elde ettiniz?
Her şeyden önemlisi onun da madalyanı paylaştığın kucağındaki küçük kız gibi, eşi ve çocukları var.
Hem çalışma arkadaşınızı, hem de onun eş ve çocuklarını üzmeye ne hakkınız var?
KILIÇ FARKINDALIK YARATTI
Son sezon ilk yarıyı lider bitiren bir takım, ikinci yarı tepe takla gitti.
Sorumlu Yıldırım olmasına karşın eleştirdiğinize tanık olmadık.
Seyircinin Teknik Direktör Ahmet Yıldırım'a güveni kalmamıştı ve kredisini de tüketmişti.
Eğer seyirci "istifa" diye diretmeseydi, bu şampiyonluğu kazanacak mıydık?
27 Mart 2017 günü istifa eden Ahmet Yıldırım, yanlışlıkların, kaybedilen puanların hesabını vermek yerine 4 yöneticinin dedikodusunu aktarırken acaba kimin sözcülüğünü yaptı?
Ayrıca Yıldırım'ın hiç de üstüne lazım olmayan bir şekilde, kucağımıza içi dedikodu dolu bomba bırakarak ayrılması bir teknik direktöre yakıştı mı?
Biz Mustafa Kemal Kılıç yönetimindeki futbolcuların 10 maçta rakiplerine sağladığı üstünlük sayesinde ikinci lige veda ettik.
Eğer Yıldırım'la devam etseydik, şampiyonluk bizim için hayaldi.
Sonra 24 Mayıs günü Vodafone Arena'da Gümüşhanespor'u 1-0 yendiğimiz maçtan sonra kazanılan kupanın canlı yayın sırasında, futbolculardan alınıp bir yöneticiye götürülmesinin özel bir anlamı mı vardı?
Vefa adına yaptıysanız, örneğin İbrahim Erkal'i niye atladınız da sonra mezarına gitmek zorunda kaldınız?
HESAP GENEL KURULDA GÖRÜLÜR
Sevinç ve kutlama yapacağız, binlerce taraftara bunu çok gördünüz. Hazırlanan afişlerde isminiz 'yok' diye geldiğiniz günün akşamı İstanbul'a dönmeniz, bazılarına göre, "Ali Demirhan ayağına sıktı", kimine göre de "Altın vuruş yaptı."
İki yılda iki şampiyonluk, herkese nasip olmaz.
Siz bu şansı yakaladınız ama neydi aceleniz?
Başarının tadını çıkarın, sonra da kiminle hesabınız varsa çıkın genel kurulda görün.
Hem de suçlanan kişilere savunma hakkı vererek.
ORTAK SEVİNCİMİZ 'BEN- SEN' TARTIŞMASINA KURBAN EDİLDİ
'Baba' diye saygın bir yere oturttuğunuz Mehmet Sekmen'e açıktan bir şey demiyorsunuz.
Ancak onun yerine 22 aydır omuz omuza çalıştığınız Zafer Aynalı'ya saydırıyorsunuz.
Dün siz benzer bir suçlamadan rahatsız oldunuz ama bu gün "Beni devirmek için FETÖ'cüleri delege kaydetti" diyerek yanınızda ve karşınızda olanları lekeliyorsunuz.
Takımın asıl sahibi Sekmen, Kardelen TV'de canlı yayına çıkacak, siz kazanılan kupayı vermiyorsunuz.
Oysa sizin de o kupayı alarak yayına gitmeniz gerekmez mi?
Maçı Vodafone Arena’ya aldırmanız, yerel bir kanal yerine ulusal kanaldan yayınlatmanız artılarınız.
24 Mayıs 2017 günü saat 20.50'de sadece Erzurum, İstanbul'da değil, tüm Türkiye'de sevinç çığlıkları atıldı.
Hatta gurbetçilerimizi sayarsak şampiyonluk, 'Dünyada yankı buldu', diyebiliriz.
Ortak sevinç, ortak heyecan, ortak mutluluğumuz, 'ben- sen' tartışmasına kurban edildi.
Şu bir gerçek ki, insanları ayrıştırarak birbirlerine düşman ederek bir yere varamayız.
Erzurumspor’un liderliğini yapan yöneticiden; ‘birlik, beraberlik içinde hareket etmesini beklemek, sevgi, saygı göstermesini ve olaylara hoşgörüyle bakmasını istemeye hakkımız var’ diye düşünüyorum.
FACEBOOK YORUMLAR